Taş Ormanı
“Taş Ormanı” olarak da bilinen Kapadokya tabiat ananın yarattığı, doğa ve insanın birlikte şekillendirdiği eşsiz bir coğrafya, adeta bir masal ülkesidir.
Milyonlarca yıl önce başlayan volkanik patlamalar sonucu tüf tabakası altında kalan bölge rüzgâr, yağmur ve akarsuların aşındırması sonucunda yıllar içinde adeta heykeltıraşları kıskandıracak şekilde biçimlenmiş ve insanoğlunun müdahalesiyle günümüzdeki hâlini almıştır. İnsanın, doğa tarafından şekillendirilmiş yumuşak kayaları keşfetmesiyle başlayan serüven, kendisine sığınacak yuva yapmasıyla devam etmiş ardından da tüm hayatını idame ettireceği yaşam alanları yaratmak için ona ilham vermiştir.
Anadolu’nun tam kalbinde yer alan Kapadokya ilk yerleşik toplumların devrim niteliğinde sayılan tarım, hayvanların evcilleştirilmesi ve madencilik gibi faaliyetlerine de ev sahipliği yapmıştır bu bilgi birikimi daha sonra sırasıyla Hattiler, Asurlu tüccarlar, Hititler, Persler, Frigler, Büyük İskender’in askerleri, Romalılar, Doğu Romalılar (Bizanslar), Selçuklular, Türk beylikleri ve Osmanlılar aracılığıyla günümüze ulaşmıştır.
Çok tanrılı inançlara ev sahipliği yaptığı gibi tek tanrılı inançlardan biri olan Hıristiyanlığın yayılmasına da n ayak olan Kapadokya Müslüman halkın da bölgeye yerleşmesinden sonra Anadolu Sufî öğretisine kucak açan coğrafya olmuştur.
Günümüzde birbirinden farklı vadileri, kaya oyma kiliseleri, bu dünyaya ait değilmiş hissi yaratan peribacaları, güvercinlikleri, yeraltı şehirleri ve doğasıyla Kapadokya kültürel zenginlikleri ziyaretine gelenlerle paylaşmakta ve misafirlerini mistik bir dünyaya davet etmektedir.